Almanya’nın Kuzey Ren Vestfalya eyaletindeki Solingen kentinde, 29 Mayıs 1993’te Genç ailesinin Untere Werner Caddesi’ndeki konutları kundaklandı. Irkçı taarruzda Mevlüde Genç sağ olarak kurtulurken, kızları Gülsüm İnce (28), Hatice Genç (21), torunları Hülya Genç (11), Saime Genç (5) ve yeğeni Gülüstan Öztürk (12) hayatını kaybetti. Akında 5 yakınını kaybeden Mevlüde Genç, 30 Ekim’de yaşadığı Almanya’da kötüleşip, hastaneye kaldırıldı. Tedavi altına alınan Genç, tüm eforlara karşın kurtarılamadı.
O SOKAKTA HÜZÜNLÜ TÖREN
Irkçı atakta sevdiklerini kaybetmesine karşın tüm demeçlerinde barış, müsamaha ve kardeşlik bildirileri verip, Almanya’daki Türk toplumu ortasında ‘Bilge Ana’ olarak anılan Mevlüde Genç için merasim düzenlendi. Dün kundaklanan meskenin yerine dikilen anıt önünde yapılan merasime, TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Akif Çağatay Kılıç, Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti Başbakanı Hendrik Wüst, Berlin Büyükelçisi Ahmet Başar Şen, Solingen Belediye Başkanı Tim Kurzbach ile çok sayıda kişi katıldı. Buradaki cenaze namazının akabinde Genç’in cenazesi, Türkiye’ye uğurlandı.
MEMLEKETİNDEN UĞURLANDI
Türk bayrağına sarılan cenazesi, Türk Hava Yolları’na ilişkin TK2818 sefer sayılı tarifeli uçakla sabah saatlerinde Türkiye’ye getirilen Genç için memleketi Amasya’nın Taşova ilçesine bağlı Mercimek köyünde cenaze düzenlendi. Cenazeye Mevlüde Genç’in eşi Durmuş Genç ile yakınları, Dışişleri Bakan Yardımcısı Faruk Kaymakçı, Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakan Yardımcısı Rıdvan Duran, Almanya’nın Ankara Büyükelçisi Jürgen Schulz, eski Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, eski İçişleri Bakanı Efkan Ala, Vali Mustafa Masatlı, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanı Abdullah Eren, Belediye Lideri Mehmet Sarı ile çok sayıda kişi katıldı.
‘SÖZÜN BİTTİĞİ YERDEYİZ’
Cenazede taziyeleri kabul eden Mevlüde Genç’in kardeşi Fadime Güneş kelamın bittiği yerde olduklarını söyleyerek, “Sözün bittiği yerdeyiz. Dilim varmıyor onun anlattıkları, yaşadıkları. Her vakit, ‘Gardaş acı, benim acım. Hiç kimseyle makûs olmayın. Kimseye küsüp, darılmayın. Acılarımı içime gömdüm. Siz kimseye kinlenmeyin’ kaygısı. ‘Aman abla, ne kadar iyisin’ diyordum. ‘Doğduğum değil; doyduğum yerdeyim’ kaygısı. Ablam anlatılmaz, onunla yaşamak gerek. Onun ekmeğini yemeyen insan yoktur. Almanları o denli bir alıştırmıştı ki; Türkiye’nin sarmasına, dolmasına. Yeri cennet olsun” dedi.
‘O ACILAR UNUTULMAZ’
Ablasını anlatan Kenti Öztürk de “Ağlayarak geldik. Akciğerlerinde sorun çıkmış, yere yığılmış, kurtaramadık. O acılar unutulmaz. O ciğeri yana yana bir gün oldu kendi bitti, öldü. Bizim de olacağımız o. Kurban olduğum Allah, onları o dünyada buluşturur” diye konuştu.
Öğle vakti kılınan namazının akabinde Mevlüde Genç’in cenazesi, köydeki aile kabristanlığında dualarla toprağa verildi.
BİRÇOK MÜKAFATA LAYIK GÖRÜLDÜ
Kundaklama olayı sonrası verdiği barış iletileri vilayet ülkede müsamahanın sembolü olup, Türk ve Alman toplumunu birbirine yakınlaştıran açıklamalar yapan Mevlüde Genç, birçok mükafata de layık görülmüştü. 1996’da Federal Liyakat Nişanı ile ödüllendirilen Genç, 2003’te Friedrich-Ebert-Vakfı’nın Alman-Türk Kültür Haftaları’nda Dostluk Ödülü’ne ve 2015’te de Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti Liyakat Nişanı’na layık bulunmuştu.
SÖZLERİ HAFIZALAR KAZINDI
Irkçı taarruzda binayı ateşe veren Neo-Naziler yargılanmış; Markus Gartmann 15 yıl, Felix Köhnen, Christian Reher ve Christian Buchholz da 10’ar yıl mahpus cezası almıştı. Dehşetli ataktan Almanları sorumlu tutmayan ve ‘hoşgörü’ mesajarı veren Mevlüde Genç’in “Geceleri ağladım ancak gün boyunca hayatta kalan çocuklarımın yüzlerine gülümsedim; nefretin kalplerine girmediğinden emin olmak zorundaydım” sözleri ise hafızalara kazınmıştı.