Allahuekber Dağlarına kazınan bir destanın ismidir Sarıkamış. Bugün vatanı için şehadeti göze alarak mevte koşan kahramanların başlattığı Sarıkamış Harekatı’nın 110’uncu yıldönümü.
Dağılma ve yıkılma sürecine giren Osmanlı Devleti, 1912’de Trablusgarp, 1913’te ise Balkan savaşlarında ağır mağlubiyetler aldı.
Başkomutan Vekili olan Enver Paşa, kayıpları telafi etmek için yeni bir harekat planı oluşturdu. Anadolu’nun ve Kafkaslar’ın kilit noktası olan Sarıkamış hedefteydi.
Kafkas Üniversitesi Dede Korkut Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi ve Toplumsal Bilimler Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Yaşar Kop, AA muhabirine, Sarıkamış Harekatı’ndan ders çıkartılması gerektiğini söyledi.
“BURASI KERBELA’NIN KARS’TAKİ MODELİ”
Sarıkamış Harekatı öncesinde Mehmetçiğin Azap ve Köprüköy muharebelerinde Rus ordusuna kayıplar verdirdiğini anlatan Kop, “Sarıkamış, Çanakkale’nin ön kelamı, burası karın bile kapkara yağdığı bir yer, burası Kerbela’nın Kars’taki modeli olarak isimlendireceğimiz bir yer.” dedi.
“Günah keçisi olarak gösterilen Enver Paşa bu savaşı istemiyordu. Lakin güya birileri bu savaşa sürüklensin, bu savaş yapılsın diye peşi sıra birkaç tane olay meydana gelmiştir” diyen Kop, bunlardan birincisinin 7 ve 17 Kasım’da meydana gelen, 7 bin Rus askerinin öldüğü Azap ve Köprüköy muharebeleri olduğunu belirtti.
O devirde 3. Orduya bağlı 9. 10. ve 11. Kolordunun bulunduğunu, 10. Kolordunun başındaki Hafız Hakkı Paşa’nın “Paşam biz bu savaşı kazanırız” diyerek Enver Paşa’yı bir nevi ikna ettiğini lisana getiren Kop, Enver Paşa’nın bunu kabul ettiğini zira daha o devirde havanın çok çetin ve soğuk olmadığını belirtti.
ÇOK SAYIDA AKTİFLİK GERÇEKLEŞECEK
Kafkas Üniversitesi Dede Korkut Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi ve Toplumsal Bilimler Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Yaşar Kop, AA muhabirine, Sarıkamış Harekatı’ndan ders çıkartılması gerektiğini söyledi.
Sarıkamış Harekatı öncesinde Mehmetçiğin Azap ve Köprüköy muharebelerinde Rus ordusuna kayıplar verdirdiğini anlatan Kop, “Sarıkamış, Çanakkale’nin ön kelamı, burası karın bile kapkara yağdığı bir yer, burası Kerbela’nın Kars’taki modeli olarak isimlendireceğimiz bir yer.” dedi.
“Günah keçisi olarak gösterilen Enver Paşa bu savaşı istemiyordu. Ancak güya birileri bu savaşa sürüklensin, bu savaş yapılsın diye peşi sıra birkaç tane olay meydana gelmiştir” diyen Kop, bunlardan birincisinin 7 ve 17 Kasım’da meydana gelen, 7 bin Rus askerinin öldüğü Azap ve Köprüköy muharebeleri olduğunu belirtti.
O devirde 3. Orduya bağlı 9. 10. ve 11. Kolordunun bulunduğunu, 10. Kolordunun başındaki Hafız Hakkı Paşa’nın “Paşam biz bu savaşı kazanırız” diyerek Enver Paşa’yı bir nevi ikna ettiğini lisana getiren Kop, Enver Paşa’nın bunu kabul ettiğini zira daha o devirde havanın çok çetin ve soğuk olmadığını belirtti.
Kars’ın Sarıkamış ilçesi ve harekatın başladığı nokta olan Erzurum başta olmak üzere yurdun dört bir yanında harekatın 108’inci yılında anma aktiflikleri organize edilecek. Sarıkamış’ta her yıl ocak ayının birinci haftası düzenlenen yürüyüş ve etkinlikler, 6-8 Ocak’ta gerçekleştirilecek.
“BİR HÜZNÜN HİKAYESİ”
Kars Valisi Ziya Polat, “Sarıkamış, bütün imkansızlıklara ve kara kışa karşın Mehmetçiğin vatanını korumak için inançla ve azimle verdiği uğraşa tanıklığa davet eden bir hüznün kıssasıdır.” tabirlerini kullandı.
Vali Polat, Sarıkamış Harekatı’nın 110’uncu yıl dönümü hasebiyle yayımladığı bildiride, tüm şehitleri rahmet ve minnetle andıklarını belirtti.
Sarıkamış Harekatı’nın 22 Aralık 1914 günü başlayıp 5 Ocak 1915 gününe kadar süren ve hüzünle sona eren, 1. Dünya Savaşı’nın kıymetli dönüm noktalarından biri olduğunu vurgulayan Polat, “Sarıkamış, Türk harp tarihinin değerli muharebelerine sahne olmuş, ordumuz, çok ağır koşullar altında yapılan bu muharebede hem düşmanla hem de soğuk kış kurallarına karşı kahramanca savaşmıştır.” sözlerini kullandı.
Polat, iletisinde şu sözlere yer verdi:
“Sarıkamış’a ‘Şehitsen, secdeler şanlı ruhuna der, yer Allah-u Ekber, gök Allah-u Ekber’ marşıyla uğurlanan Mehmetler, mevcudunun büyük bir kısmını kaybettiği halde savaşa devam etmiş, 15 gün müddetle ecdadına yakışır büyük bir fedakarlık ve kahramanlık örneği göstermiştir. Sarıkamış, bütün imkansızlıklara ve kara kışa karşın Mehmetçiğin vatanını korumak için inançla ve azimle verdiği çabaya tanıklığa davet eden bir hüznün öyküsüdür. Sarıkamış, bazen bir yığın bazen de bir kar tanesi olup beyaza karışan yiğitlerin destanıdır. Anaların kınalı kuzularının düşmana değil, soğuğa yenildiği bir destan.
Sarıkamış, vatan uğruna kendini feda etmenin destanıdır. Pak alınların, tüm benliğiyle bembeyaz karlara sonsuz secdeye vardığı bir destan. Tarih, bir ordunun, ne bu türlü insanüstü bir eforla savaştığını, ne de bir dağın yamacında donarak şehit olduğunu yazmıştır. Kahramanlığın, kardeşliğin, uğraşın, büyük bir azmin destanı olan Sarıkamış Harekatı’nın 110’uncu yıl dönümünde, aziz milletimizin kurtuluş gayretinin ön kelamının yazıldığı, Allahuekber Dağları’nda son sözleri kelimeişehadet, kefenleri bembeyaz karlar olan kahramanlarımız başta olmak üzere vatan, millet, ulu al bayrak ve mukaddesatımız uğruna canlarından geçerek Hakk’a yürüyen, bu kutsal toprakları bizlere vatan kılan tüm şehitlerimizi rahmet, minnet ve hürmetle anıyorum.”
